Yazı İşleri / Deren / On Beş


Hoş geldiniz, hoş bulduk, faslından sonra gevşeyen sohbet, başka başka sürgünler vererek ağır ağır yayılmaya başladı. Ayşegül Hanım'ın Barbaros'a kermes hakkında bir şeyler anlatmasını fırsat bilip Şirin'e kızını sormuş, Doktor Metin'in, hiçbir şeyi yok ama isterseniz yarın da okula göndermeyin, dediğini, bunun üzerine Melek'in tamamen iyileştiğini öğrenmiştim.
“Şimdi odasında film seyrediyor,” dedi Şirin.
Tabii ki Ayşegül Hanım lafa karıştı ve, “Ghost'u açmıştır o,” dedi, “ezberledi artık, hâlâ bıkmadı.”
“Whoopi Goldberg'lü Ghost mu yoksa,” dedim.
O filmi çekenler bile o filmi unutmuştu.
Melek'i ne kadar iyi tanıdığını kanıtladıktan sonra sıra Melek'i annesinden çok düşündüğünü kanıtlamaya gelmiş olacak ki, Ayşegül Hanım Şirin'e, “Seyran'ı göndermedin inşallah, kalsaydı gece,” dedi.
Şirin'in cevabına dikkat edemedim; Barbaros yanıma gelmiş, okumam için telefonunu gösteriyordu.
Çetin Bey yarın öğlene doğru seni teknesiyle Keçiseki'ye bırakacak, yazmıştı.
Alçak sesle, “dur ya, ayıp olmasın, ben hallederim,” dedim.
Barbaros yazdı: Kendisi teklif etti, ben zaten gideceğim, dedi.
“Keçiseki'ye mi gidecekmiş,” dedim.
Barbaros gülümseyerek onayladı.
“Tamam,” dedim, “ben konuşurum Çetin Bey'le.”

Barbaros uzaklaştıktan sonra Ayşegül Hanım'la göz göze geldik. Ağzından bir şey çıkaracaktı; hani, yumurtlamak, derler ya; fark etmiştim.
“Çok zor, değil mi,” dedi.
Damdan düşer gibi konuştuğu halde ne demek istediğini hemen anlamıştım.
Anladığım şeyi kastetmiş olmasından ötürü birden gözümde o kadar küçüldü ki, anlamamış olmayı diledim.
Ama artık çok geçti.
“Benim oğlum da böyle,” diye devam etti.

Böyle, diyerek kastettiği tam olarak neydi, bilmiyordum ama, "böyle" bir annesi olduğu için çocuğa üzüldüm.

Yakınayım diye beni teşvik ettiğini hissettim; ben yakınacaktım, o yakınacaktı, birbirimizi fedakarlığımızdan ötürü kutlayacaktık. Hatta belki karşılıklı gözlerimiz dolacaktı.

Anne olarak kendi konumuyla beni kıyaslaması çok acıklı değil miydi...
Oğlunu eksikliğiyle tanımlaması, buna hevesli olması, bu yolla bir yakınlık kurmak istemesi, onu küçük görmem için yeterli değil miydi...

Bu kafada olanlar ağlayabilirdi.
Barbaros konuşamıyor diye ben ağlayacak değildim.


önceki / GERİ / sonraki