Yasak, onu çiğnemek isteyeni korumak için konur.
***
Yasaklar ve ceza arasında bir göbekbağı vardır. İkisi adeta
madalyonun iki yüzü gibidir. Biri caydırıcı, biri korkutucudur ama hangisinin
ne olduğu, sürekli iç içe geçerek değişir.
***
Şeytanın aklından çıkmasın diye
Cenneti yasak etmedi mi ona
***
Dalgaların köpüğü emzirdi beni
Toprağı tanımayayım diye yasak bana limanlar
***
Yasaklar varsa baskı vardır. Yasaklar yoksa anarşi vardır. İkisinin
arasında, medeniyetin seviyesini ve özelliklerini belirleyen bir yaşam alanı
kalır.
***
Yasakları çiğnemek, üstünde, başıma gelecekleri göze
alıyorum, bundan sonrasının sorumlusu benim, yazılı kâğıdı, kendi kanıyla
imzalamak anlamına gelir.
***
Kopya çekmek yasak değil; yakalanmamak kaydıyla
***
İlk taşı, bir yasağı çiğnemenin zevkini tatmamış olan atsın.
***
Yasaklarının kucağında avunurum ben
hürriyet cezadır bana senin elinden gelen
***
Hastalığımın bana yasak ettiği zevklerin yokluğunda
Albertine'i hayal etmek beni oyalamıyor, aksine, mahrum kaldığım zevklerin,
mutlaka düşündükçe gerçeklikten uzaklaşıp masalların büyüsüyle şiirselleşen
muhteşemliği, hak etmediğim bir cezayı çektiğimi düşündürür gibi, yasaklarımın
yükünü arttırdıkça arttırıyordu.
***
Koyunlar ve yasaklar
Kurtlar ve kapanlar
Bu dünyanın çobanlığını yapanlar
***
Gerçeğin kıymetini bildirdi
bana yasak koyanlar
* Anonim dışındaki bütün alıntılar uydurmadır; anonim, anonimdir.